Higgs Alanı ve Higgs Bozonu

Brout-Englert-Higgs Mekanizması Fizikçiler 1970’lerde dört temel kuvvetten ikisi, zayıf kuvvet ve elektromanyetik kuvvet arasında çok yakın bir bağ olduğunun farkına vardılar.   Bu iki kuvvet Standart Model’in temelini oluşturan bir...

Brout-Englert-Higgs Mekanizması

Fizikçiler 1970’lerde dört temel kuvvetten ikisi, zayıf kuvvet ve elektromanyetik kuvvet arasında çok yakın bir bağ olduğunun farkına vardılar.   Bu iki kuvvet Standart Model’in temelini oluşturan bir teori ile aynı anda açıklanabilirler.  Bu birliktelik durumu elektrik, manyetizma, ışık ve bazı radyoaktivite çeşitlerinin  elektro-zayıf kuvvet diye bilinen bir kuvvetin temelini oluşturduklarını açıkça gösteriyor.

Birleşik teorinin temel denklemleri  elektro-zayıf kuvveti ve bu kuvvetin ilgili kuvvet taşıyan parçacıkları W ve Z bozonunu tek bir hata dışında doğru bir şekilde açıklayabilmektedir. Bu hata bütün bu parçacıkların kütlesiz olduğunun ortaya koymasından kaynaklanmaktadır. Bu durum her ne kadar foton için geçerli olsa da ,  W ve Z bozonlarının protonun 100 katı daha fazla kütleye sahip olduğunu biliyoruz.  Neyse ki, Robert Brout , François Englert ve Peter Higgs  bu problemi çözen bir öneri ortaya koydular. Bugün Brout-englert- Higgs mekanizması denilen bu çözüm, W ve Z bozonlarının Higgs alanı diye adlandırılan ve evreni dolduran bir  görünmez alanla etkileşmesi sonucu bu parçacıklara kütle verir.

by CERN

Big bang’den hemen sonra Higgs alanı sıfırdı , ancak evren soğuyup  ve sıcaklık kritik değerin altına düştüğünde bu alan aniden ortaya çıkarak  bu alanla etkilesen parçacıkların bir kütleye sahip olmasını gerektirdi.  Bu alanla daha fazla etkileşen parçacıklar daha büyük bir kütleye sahiptirler. Foton gibi bu alanla hiç etkileşmeyen parçacıklar ise kütlesizdirler. Bütün temel alanlar gibi Higgs alanı da, kendisi ile ilişkili bir parçacığa sahiptir. Bu parçacık Higgs bozonu diye bilinir. Higgs bozonu bir denizin yüzeyindeki bir dalga gibi, Higgs alanının görünen kısmıdır.

 

Bulunması Zor Bir Parçacık    

Higgs bozonunun hiç bir deney tarafından gözlenemeyerek teorinin onaylanamaması  uzun yıllar boyunca bir problem olarak kaldı. 4 Temmuz 2012 yılında, Cern Buyuk Hadron Çarpıştırıcısında bulunan  Atlas ve CMS deneyleri   125 GeV civarında bir kütleye sahip yeni bir parçacık gözlemlediklerini duyurdular.  Bu gözlemlenen parçacığın özellikleri Higgs bozonun özellikleri ile uyuşuyor olmasına rağmen, bu parçacığın Standart Model’in öngördüğü Higgs bozonu olup olmadığını belirlemek için daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır. Standart Model’de öngörülen Higgs bozonu Brout-Englert-Higgs mekanizmasının en basit göstergesidir.  Standart Model’in dışına çıkan başka Higgs bozonu çeşitleri de farklı fizikçiler tarafından öngörülmüştür.  8 Ekim 2013 yılında  Nobel Fizik Ödülü,  atom-altı parçacıklara kütle veren mekanizmanın teorik olarak keşfinden ve öngörülen parçacığın ATLAS ve CMS deneyleri   tarafından ölçülmesinden dolayı François Englert ve Peter Higgs ‘e verildi.

by CERN

Higgs teorisi bazı parçacıkların neden çok büyük kütleye sahip olup, diğer parçacıkların sahip olmadığını açıklayan basit ve güzel bir teoridir.  Ancak Higgs teorisinin öngördüğü her şey henüz deneysel olarak onaylanmadı. Bu yüzden Büyük Hadron Çarpıştırıcısı’ndaki bilim insanları Higgs bozonunu çalışmaya devam etmektedirler.

Birçok  bilim insani Higgs bozonun Standart Model’in açıklayamadığı  konuları   anlamamıza yardımcı olacağını ümit etmektedir. Standart Model bilinen atom altı parçacıkların özelliklerini ortaya koyabilmesine rağmen, yerçekimi, evrenin genişlemesi ve evrendeki karşıt-madde varlığının madde varlığından çok daha  az olması gibi konuları açıklayamamaktadır.

Fizikçiler Higgs bozonunu kullanarak bu konulara açıklık getirmeyi ümit etmektedirler.  Bilim insanları özellikle, Higgs bozonun kara madde ile etkileşebileceğini ümit etmektedirler.

 

Kaynaklar:

 

Kategori
BÜLTENFizikParçacık FiziğiTeori

Dr. Atac lisans eğitimini Karadeniz Teknik Üniversitesinde aldı. Doktora derecesini 2017 yılında Temple Üniversitesinde, Coulomb Sum Rule adı verilen Deney üzerinde çalışarak elde etti. Şu an Temple Üniversitesinde Research Assistant Professor olarak çalışmaktadır. Dr. Atac ayrıca Fizik Akademisi’nin kurucusudur.
Henüz Yorum Yok

Cevap Yaz

ETKİNLİKLER

There are no upcoming events.

TWİTTER

Benzer Yazılar